1915 GERÇEĞİ…

Emekli milletvekili ve yazar Uluç Gürkan’ın, soykırım iddialarını tarihi ve hukuki gerçeklerin ışığında çürüten “Ermeni Sorununu Anlamak” başlıklı kitabı, İngilizce olarak yayınlandı. 1915 gerçeklerini Türkiye’nin gözünden dünyaya anlatan yabancı dilde pek az kitap vardır. O yüzden Gürkan’ın kitabı büyük bir açığı giderecek. Der ki Uluç Gürkan:

“1915 olaylarının soykırım olduğuna ilişkin ulusal veya uluslararası hiçbir mahkeme kararı yoktur. Aksine, soykırım iddialarını boşa çıkaran uluslararası bir yargı kararı vardır.

Birinci Dünya Savaşı sonrasında İngilizler yüzü aşkın Osmanlı yetkilisini, ‘Ermenileri toplu olarak katlettikleri’ iddiasıyla tutuklamış ve Malta adasında adli soruşturmaya almıştır. Soruşturmayı İngiltere’nin en üst adli soruşturma kurumu olan Londra’daki İngiliz Kraliyet Başsavcılığı yürütmüştür. İngiliz Hükümeti’nin, Malta’daki tutuklu Türklerin cezalandırılması için her türlü çabayı göstermesine karşın, Kraliyet Başsavcılığı soruşturmayı “takipsizlikle” sonuçlandırmıştır. Savcı: ‘Bir İngiliz hukuk mahkemesince kabul edilebilir katliam kanıtı bulunamadığı’ gerekçesiyle ‘kovuşturmaya yer olmadığına’ hükmetmiştir.

Malta yargılamasının Ermeni soykırımı iddialarını bütün boyutlarıyla boşa çıkaran hukuki ve tarihi sonuçları vardır. Ancak bize unutturulmuş olan bir sayfadır bu.”

Son söz: Artık intikam günlerine değil, barışa ve dostluğa ihtiyacımız var…

TAKSİ

İstanbul’da taksilere yeni tepe lambası takıldı… Yeşil yanarsa taksi boş, kırmızı yanarsa taksi dolu anlamına geliyor. Uygar bir uygulama. Ancak kimi takside bu lamba var, kiminde yok… Maliyeti 2700 liraymış, bazılarına pahalı geliyormuş. Dahası, tepesinde yeşil yanan bir taksiye el sallıyorsunuz yanınızdan gelip geçiyor. Bakıyorsunuz içinde müşteri var. Sebebini sorduk. Ayarları tam yapılmıyormuş… Çözüm mü? Sıkı kontrol…Uymayana anında ceza… Bu ülkede ceza sistemini uygulamadan hiçbir sorunu çözemezsiniz… İyi bir adım atan İçişleri Bakanlığı bu kontrolü de yapmalı, şu basit sorunu çözmeli…

FİKİR

Rusya ile savaşan Ukrayna’nın asker sıkıntısı devam ediyor…

Zamanında gençleri asker olarak yetiştirmemenin acısını çekiyor ülke. Cepheye gönderecek asker bulamıyorlar. Derken Adalet Bakanı Danis Malyuska’dan parlak bir fikir geliyor:

– Cinayetten hükümlü mahkumları askere alalım ve cephede ön saflara gönderelim…

Bakan gerekçeyi de açıklamış:

– Adam öldürmeyi bilenler asker olarak henüz öldürmemiş olanlardan daha etkili olacaktır…

Aklınla bin yaşa, diyelim!

PROBİO

Doktor bağırsakların düzelmesi için probiotik hap yazmış.

Yaşlı hasta, eczacı ile konuşurken kulak misafiri oldum.

Eczacı dedi ki:

– Aile hekimi bu hapı yazmıyor, parasını verip alacaksınız!

Reçetenin sahibi yaşlı adam:

– Nedir fiyatı?

– 445 lira…

– Kaç tablet var içinde:

– 20 tablet var, 20 gün alacaksınız…

Bu günlerde bir başka konuşmaya daha tanık oldum…

Bu defa reçete sahibi yaşlı bir kadın…

Kemik erimesi varmış.

Doktor kalsiyum hapı yazmış…

Osteocare adlı bir hap… Kadın sordu:

– Nedir fiyatı?

– 30 tablet 339 lira, 90 tablet 719 lira…

Doktor her gün iki tane içeceksin demiş…

Bunlar devletin ödemediği ancak doktorların sık sık yazdığı sağlık için çok gerekli ilaçlar…

Emekli ve asgari ücretli de bu fiyatları ödemek zorunda…

Şarkı: Adaletin bu mu dünya?

ZIKKIM

İngiltere’de 2009’dan sonra doğanların hayat boyu sigaraya erişimini yasaklayacak tasarı parlamentoda onaylandı.

Tütün ve Elektronik Sigara Yasası ile bu yıl 15 yaşına giren çocuklar, hayatları boyunca sigara alamayacak.

Mevcut yasalarla İngiltere’de 18 yaşın üzerindeki kişilere tütün ürünleri satılıyor.

Yeni yasa bu sınırı da her yıl bir yıl artıracak, bu da bir gün geldiğinde kimsenin tütün ürünleri satın alamayacağı anlamına geliyor.

Sigara tüketimi yasaklarla azaltılır mı?

Azaltılıyor…

İngiltere hükümetinin verilerine göre 2006 yılında ülkedeki yetişkinlerin yüzde 22’si sigara içiyordu. 2023 yılında sigara içen yetişkinlerin oranı yüzde 14’e geriledi.

Türkiye’de ise yasa var ama sonuç yok. Para cezalarına rağmen denetim olmadığı için açık kapalı her alanda sigara içiliyor, kimseye ceza verildiği görülmüyor.

ONUR

Sığınmacıların geri gönderilmelerini isteyebiliriz. Bu talebimizi açıklayabiliriz.

Tek şart: Bunu düşmanca hareketler yapmadan, insanların onurunu kırmadan yapmalıyız.